Sevi dediğimiz şey nedir ki; uğruna ölümü düşündüğümüz, o olmadan yenilemeyecek, içilemeyecek sandığımız ve bambaşka alemlere daldığımız hülya... Sevi güzel olmasına güzel, hatta harikulade bir duygu ve öyle bir duygu ki, bazı duyuları bile kör edebilecek nitelikte. Çoğumuz bu kısa, basit fakat anlamlı sözcük için ne fedakarlıklara katlanmışızdır. Bu kelime için ailelerini terkeden, karasevdalara tutulanlarımız bile olmuştur. Bunun yanısıra mutlu olanlarımız da olmamış değil hani. Sorarım sizlere bunca acı, bunca eziyet bir anlık mutluluğa değer mi? Aileni terketmeyi, karasevdalara tutulmayı gerektirir mi bu sevi dediğimiz şey.... Ama diyeceksiniz ki, onsuz da yaşanır mı? O zaman zaten bu yaşam sürecinde yitirdiğimiz o kadar çok şey var ki; tek tutunduğumuz ya da mutlu olduğumuzu sandığımız bu sevimli kelimeyi de mi yitirelim? Ama yine de yaşam, büyülü bir çizgi ve insanlığın o kadar çok uğraşı varken bile bu sevi'ye yer var her kalpte.
Bu yazı konuk yazar Gülçin Dokur tarafından yazılmıştır.
10 Temmuz 2013 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder