Ne zaman artık kötü kız olmalısın? |
Bazen, işlerin istediğiniz gibi gitmesi için, karakterinizin vahşi yönünü göstermeniz gerekebilir. Ama bunu yaptığınız zaman, insanları, sizin suratınıza bir şey çarpmayı isteyecek kadar kızdırabilirsiniz. The Book of No (Hayır'ın Kitabı) adlı kitabın yazarı Dr. Susan Newman, "Ezilen ve ezen arasındaki sınırı doğru belirler ve ona göre davranırsanız, başarılı olma şansınızı artırırsınız" diyor, işte bilmeniz gerekenler...
Doğru sözleri kullanın
Tatsız bir durumla karşı karşıya kaldığınızda doğru bir tavır sergileyerek elde edemeyeceğiniz hiçbir şey yoktur.
Hiç cadaloz değil
Kalabalık bir grup olarak yemeğe çıktığınızda hesap ödemekten kaçan bir arkadaşınız olduğunu düşünün ve sizin de bu konuda sabrınız taşmak üzere. Belki ona fazla tepki gösteriyorsunuz, belki de hiç sesinizi çıkarmadan bekliyorsunuz. Ama hâla içinizden çok kızgınsınız çünkü yaptıklarınız hiçbir şeyi değiştirmiyor. O yüzden "Birileri yine hesaba katılmadı" diye sızlanmaktan vazgeçin ve onun yüzüne direkt olarak söylemeyi deneyin. Çünkü siz ona direkt söylemediğiniz sürece o anlamamış gibi yapacak ve kendi üzerine alınmayacaktır.
Çok cadaloz
Olay çıkarmak size hiçbir şey kazandırmayacaktır. "Sesinizi yükselttiğiniz zaman, karşınızdaki kişi savunmaya geçecek ve aynı şeyi yapmaya devam edecektir" diyor Newman.
Tam kıvamında
Net, biraz sert ama düşmanca olmayan bir ses tonuyla konuşun ve şunun gibi bir şey söyleyin: "Galiba sen hesabı yanlış böldün, ben artık senin payını karşılamak istemiyorum." Kendinizi daha iyi hissedeceksiniz çünkü yaptığının bir hata olduğunu söyleyerek, nazik bir davranış sergiliyor olacaksınız. Sınırınızı aşmak üzere olduğunuzu ve sinirinizin en tepeye ulaştığını hissettiğiniz zaman ise, "Hiçbir şey söylemeyin ve derin bir nefes alın" diyor Civilized Assertiveness for Women (Kadınlar İçin Medeni Cesaret) adlı kitabı yazan Dr. Judith S. McClure. Bir an sakin olup kendinizi toparlamak, daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.
Güç kullanmadan ikna edin
Birisinin olayları sizin bakış açınızla görmesini sağlamak gerçekten çok zordur ve bu konuda başarılı olmak için doğru şekilde ikna etmeye çalışmak gerekir.
Hiç cadaloz değil
Erkek arkadaşınızın sizinle yeterince vakit geçirmediğini mi düşünüyorsunuz? Neden rahatsız olduğunuzu ve bunu nasıl düzeltebileceğini ona belirtmeden, sadece karşısına geçip size haksızlık ettiğini söylemek, size bir şey kazandırmayacaktır.
Çok cadaloz
"Galiba biraz ayrı kalmamız gerekiyor" demek büyük bir hata olabilir çünkü muhtemelen sizin blöfünüzü görecektir. "Aptalca ve gereksiz tehditler savurmak, sizin güvenirliğinizi azaltır çünkü karşınızdaki kişi bu söylediklerinizi yapamayacağınızı bilir" diyor Newman. Böyle davranarak aranızdaki sorunu bir güç yarışına dönüştürüyor olursunuz ve bu da sorununuza yardımcı olmaz.
Tam kıvamında
Onun ne yaptığı yerine, sizin olayı nasıl yorumladığınıza ve neler hissettiğinize konsantre olun. Örneğin şöyle diyebilirsiniz: "Patronun çok anlayışlı bir adam değil biliyorum ama ben seninle vakit geçirmek istiyorum." Böyle söylediğinizde, bütün sorumluluğu onun üzerine yüklememiş olursunuz. Sonra bir adım daha atıp "Seni özlüyorum. Hadi bu hafta sonu bir yerlere gidelim" demeyi deneyebilirsiniz.
Onun egosuna seslendiğiniz için sizi dinlemeye daha istekli olduğunu göreceksiniz, "iyi bir erkek sizin üzülmenizi ve mutsuz olmanızı istemeyeceği için, aranızdaki sorunu çözmek üzere ne yapması gerektiğini düşünmeye başlayacaktır" diyor Newman.
Ne zaman geri adım atmanız gerektiğinin farkına varın
Her tartışmada, çıkmaza girdiğinizi hissedeceğiniz anlar olacaktır. Böyle bir anda, olayı yumuşatmak veya tamamen ortadan kaldırmak için yapılması gerekenleri aşağıda okuyabilirsiniz:
Hiç cadaloz değil
Satın aldığınız ancak memnun kalmadığınız bir ürünü geri almayı reddeden küstah bir tezgahtarla karşı karşıya geldiğinizde, sizinle bir anlaşmaya varamayacağını gösteren ilk işarette patlamaya hazır bir duruma gelebilirsiniz. Ani bir hareketle orayı terk ettiğinizde, satıcı, sizin sinirlendiğinizi anlayacak ama siz sonuçta elinizde istemediğiniz bir ürünle kalacaksınız.
Çok cadaloz
Olmayacak bir şey konusunda ısrar etmeye devam etmek anlamsız bir hal alabilir. Örneğin, memnun kalmadığınız satıcının müdürüyle, ardından müdürün bir üstündeki kişiyle ve daha sonra da mağaza müdürüyle konuşmak istemek yorucu olacaktır. Israrcı olmak iyi bir şeydir ancak gerçeği kabullenmemek sizi gülünç duruma düşürebilir.
Tam kıvamında
"Karşınızdaki kişi problem çözülene kadar sizin pes etmeyeceğinizi anladığında, sizinle uzlaşmak için bir yol aramaya başlayacaktır" diyor How To Be An Expert Persuader in 20 Days or Less (20 Günde İkna Etme Uzmanı Olmak) adlı kitabın yazarı Michael Lee. Şöyle bir cümle kurmanızı öneriyor Newman: "Bu konuda adil bir çözüm bulmaya son derece kararlıyım. O yüzden lütfen benimle bir orta yol bulmaya çalışın." Ardından iki tarafı da mutlu edecek mantıklı bir çözüm önerin. Bu çözümün ikinize de neler getireceğini açıklayın. Böyle yaparak, sizi tatmin edecek somut önerileri dile getirecek ve topun sizin sahanızda kalmasını sağlayacaksınız.
0 yorum:
Yorum Gönder